Görgü Kuralları İle İlgili Kısa Yazı

Görgü kuralları kısaca insanların yapması yada yapmaması gereken; gelenek ve adetlerden gelen yazısız kurallardır. Bahsi geçen görgü kurallarına uymayan bireyler cezalandırılmaz ancak toplum tarafından hoş karşılanmazlar. Cezai yaptırımları yoktur. Görgü kuralları her topluma göre hatta her bölgeye göre değişiklik gösteren kurallardır.

Bir toplumun karakterini ve kültürünü yansıtan en önemli kurallardan biri de görgü kurallarıdır. Adından da anlaşılacağı üzere görgü kuralları, “görmek”’ten gelir. Yani, kişi toplumun tasvip ettiği hareket, tavır, davranış ve tepkileri, gördüğü şekli ile taklit eder.

Aslında görgü kuralları kişinin karakterini doğrudan yansıtmaz, çünkü bunlar, toplumun tüm kesimlerinin yapması gerekenlerdir. Ancak bunun yapılmaması, görgüsüzlük olarak kabul edilebilir. Bu da bir küfürden ziyade bir ithamdır. Zira, ayak ayak üstüne atmak bir görgüsüzlük değildir batılı birine göre. Çünkü o bu olayın saygısızlık olduğunu düşünmez. Ancak bize göre bu görgüsüzlüktür. Karaktersizlik değildir.

Toplumun içerisinde bulunduğu ahval ve şeraite göre görgüler belirlenir. Bir toplumda tokalaşmak çok büyük görgüsüzlük iken, başka bir toplumda yani bizim de içerisinde olduğumuz toplumlarda, bir görgü kuralıdır.

Görgü Kuralları

Görgü kuralları, geçmişten günümüze ve günümüzden de geleceğe taşınır. Bazı ufak değişimler dışında, aynen gelmiş ve aynı şekilde iletilecektir. Bununla birlikte, görgü kuralları, henüz bebek yaşta öğretilir. Anne sütü verilirken, bir köşeye giderek verilmesi de bir görgüdür ve henüz bebek yaşta, çocuklar bu kuralı benimsemeye başlar.

Çocukların kıyafetlerini çıkarmaması, ulu orta ihtiyacını gidermemesi, büyüklerine tükürmemesi, yemek yerken yavaş yemesi gibi birçok görgü kuralı, henüz çok küçük yaşta verilir. Ancak, kişi hayatı boyunca bu görgü kurallarını öğrenmeye devam eder. Köylerde ve kırsal yerleşim yerlerinde bu kurallar daha fazla dikkat edilir durumdadır.

Beyazokul.com