Öfkeyle Kalkan Zararla Oturur Kompozisyon

Öfkeyle kalkan zararla oturur atasözü için bir kompozisyon hazırladık! Atasözlerinin dilimizdeki yeri ve önemi büyüktür. Bir konuda sıkıştığımızda  anlamı güçlendirmek, pekiştirmek ve bulunduğu ortamı en iyi şekilde ifade edebilmek için  atasözlerine başvururuz.

Öfkeyle Kalkan Zararla Oturur Kompozisyonu

Yaşamımız içerisinde bazen sinirlendiğimiz durumlarla karşı karşıya kalabiliriz. Ancak önemli olan sinirlendiğimiz zamanlarda öfkeyle sinirimizi belli etmememizdir. Sinirimizi kontrol altına alarak ilk kızgınlığımız geçtikten sonra sözcüklerimizi sarf etmeye, eylemlerimizi yapmaya başlamamız daha doğru bir davranış olacaktır. Sinirli bir anda yapılan hareket ve eylemler daha sonrasında bizlerin zarara uğramasına sebep vereceğinden dolayı yanlış davranışlardır.

Atalarımız öfke ve sinirle olaylara yaklaşmanın yanlış olduğunu ifade eden öfkeyle kalkan zararla oturur sözünü kullanmışlardır. Bu sözle aslında her ne kadar sinirlenirseniz sinirlenin doğru olan; siniriniz geçtikten sonra düşüncelerinizi açıklamaktır, şeklinde bir öğüt vermeye çalışmışlardır. Kızgınlık anında mantıklı bir şekilde düşünemeyeceğimizden dolayı atalarımız bizi bu konuda uyarmışlardır.

Günlük hayatta öfkelendiğimiz pek çok zaman olabilir. Mesela bir arkadaşımızla her ne kadar iyi anlaşırsak anlaşalım gün gelir farklı düşüncelere sahip olabiliriz. Böyle durumlarda kızgınlıkla ağızdan çıkan sözler mantık ve akılla kontrol altına alınamaz. Daha sonra arkadaşımızla aramız bozulur ve biz bu durumdan zararlı çıkarız. Tartışmaların ardından iyice düşünüp karar vererek cümlelerimizi söylemeliyiz.

Öfkeyle Kalkan Zararla Oturur Ana Fikri

Öfkeyle kalkan zararla oturur atasözünün ana fikri; Sinirlenmenin, kızgınlığın mantıklı ve sağlıklı düşünmemize engel teşkil edeceğini ifade eder. Sinirliyken verilen karar bizi zarara uğratabilir. Sinirimizi kontrol altına aldıktan sonra kendimizi ifade etmemiz daha sağlıklı olur.

Atasözü Nedir

Atasözü nedir, diye merak edenler için; genellikle deneyim ve halk bilgeliğini yansıtan, öğüt verici veya belirli bir durumu özetleyen, kuşaklar boyunca aktarılan kısa ve özlü deyişler olarak bilinir. Toplumların kültürel mirası içinde önemli bir yeri vardır. Genellikle günlük yaşamda iletilen bilgileri, öğretileri ve deneyimleri içermektedir.