Yarası Olan Gocunur Kompozisyon

Yarası olan gocunur atasözü için bir kompozisyon hazırladık! Atasözlerimizin dilimizdeki yeri ve önemi büyüktür. Bir konuda sıkıştığımızda anlatımı güçlendirmek ve içinde bulunan durumu iyi bir şekilde ifade edebilmek için atasözlerine başvururuz.

Yarası Olan Gocunur Kompozisyonu

İnsan doğası gereği bir hata yaptığı zaman değişik tepkiler verir. Hata yaptığının anlaşılmaması için bu durumu örtmek adına farklı çabalar sarf eder. Hatasını örtmeye çalıştıkça etrafındaki insanlar tarafından, tuhaf hareketler sergilediği için kendisini doğrudan şüpheliler arasına koyar. Hatayı yapan kişiyi tespit etmek için küçük bir gözlem yapmak ve kişinin kendi kendisini ele vermesini beklemek yeterli olacaktır.

Atalarımız hatasını ele verenleri yarası olan gocunur sözüyle ifade etmişlerdir. Mecazi anlam içeren sözümüzde yara kelimesinden kasıt, hatası veya kusuru işleyen kişiyi anlatmak istemişler. Gocunur sözü ile hatayı ya da kusuru yapan kişinin, hatasını kapatmaya çalışırken yapacağı tuhaf hareketler anlatılmak istenmiştir. Kusuru ortaya çıkacağından kişi telaşlanır, alınganlık yapar veya rahatsız olur.

Bir sınıf ortamından küçük bir örnek verelim. Öğretmen öğrencilere sınav yaparken, içlerinden bir tanesi kopya çeker. Arkadaşının yazdıklarına bakarak aynılarını yazar. Öğretmen sınavı okurken iki kağıdı aynı görür ve çocukları disipline vereceğini söyler. Suçu işleyen çocuk telaşlanır, durumdan rahatsızlık duyar ve hemen kendisini savunmaya başlar. Ancak böyle yaparak kendisini ele verir.

Yarası Olan Gocunur Ana Fikir

Yarası olan gocunur atasözünün ana fikri; Hata yapan insan hatasının anlaşılmaması için üstünü kapatmaya çalışırken sergilediği tuhaf hareketler gözümüzden kaçmaz. Hatanın kime ait olduğu ima edildiğinde de o kişi kendini hemen belli eder. Ve yapılan sözlerden alınır. Atasözümüzün anlamı bu şekilde özetlenebilir.

Atasözü nedir?

Atasözü nedir, diye merak edenler için; genellikle deneyim ve halk bilgeliğini yansıtan, öğüt verici veya belirli bir durumu özetleyen, kuşaklar boyunca aktarılan kısa ve özlü deyişler olarak bilinir. Toplumların kültürel mirası içinde önemli bir yeri vardır. Genellikle günlük yaşamda iletilen bilgileri, öğretileri ve deneyimleri içermektedir.